Günlerdir kafamı kurcalayan bazı şeyler var dedim bari yazayım belki bana yardım edenler olur.
Aslında okudukça evham yaptığımı düşünüyorum olay şu ki;
Birkaç hafta önce Tarkan'ın öğretmeni aradı veli toplantısı için gittik. Bu sene öğretmeni değişti Tarkan'ın bu öğretmeni daha disiplini seven bizlerle diyologlarında da daha mesafeli bir öğretmen ah geçen seneki öğretmenimiz şekerdi baldı vallahi hergün aynı şeyleri diyorum. Neyse konuşmaya başladık Tarkan'ın durumu nasıl diye sorduk aslında Tarkan'la ilgili pek bir problemim yok efendi sevecen saygılı bir çocuk verdiğim görevleri de yapıyor dedi yalnız bir iki husus var onları paylaşayım istedim dedi. Tarkan bazı eğitsel faliyetler yapıyorlarmış anladığım kadarıyla kavramlarla ilgili bazen dedi kaytarmaya çalıştığını gözlemliyorum son zamanlarda şaşırdım nedir hani kesme yapıştrma dergi çalışmaları felanmı yok yok dedi zannedersem renkler büyüklük küçüklük v.s tarzında kavramları öğrenmeleri için bazı toplu faaiyetler yapıyorlar onlarda bazen sıkılıyor yapmak istemiyormuş ama akabinde şunları dedi aslında diğer çocuklardan da sıkılanlar oluyor sadece Tarkan değil bazen müfredat gereği 5 6 sayfa üstüste yapıyoruz dedi birde zaten geçen senede anaokuluna gittiği için birçok şeyi biliyor belki bildiği şeyleri yapmak da istemeyebilir dedi (bu yaş çocuğunun dikkat süresi maksimum 10 dk imiş oyuncaklarıyla bile bu kadar anca oynayabilirmiş yada oynayamazmış 6 sayfa üstüste yapılan bir etkinlikte sıkılması anormal gibi gelmedi bana bilmiyorum) dedi ama baştaki sözlerine takıldım açıkcası sonra çabuk ağlayabiliyor dedi oyunlarda kazanamayınca ağlıyor birde bu sene kesik çizgi çalışmaları var onlarda dalgalanmalar oluyormuş bazen çabuk çabuk yapıp bitirmek istiyormuş biraz evde alıştırmalar yaptırtırsanız iyi olur dedi. Ama çok büyük problemlerim yok dedi arkadaşlarına şiddet uygulayan bir çocuk değil diye de belirtti biraz evde ince kaslarını geliştirecek çizimler yaptırırsanız iyi olur dedi. Fakat bunlar benim yüzüme balyoz gibi indi. Tarkan birazcık da hareketli bir çocuk olunca aldı beni bir korku acaba birşeymi var diye. Oysa geçen sene bu tarz şeyleri hiç yaşamamıştık biz dedim hem içimden hem dışımdan. Ayrıca Tarkan havaleden dolayı 6 ayda bir EEGsi çekiliyor ve nöroloğumuzla da her kontrolde konuşuyoruz Allah'a şükürler olsun hiçbir nörolojik beyinsel işlevlerle ilgili bir sıkıntımız yok sıkça konuşuyoruz. Özellikle hiperaktivite ve dikkat eksikliğini konuşmuştuk öncesinde hareketli bir çocuk olunca bu konuda da bir sıkıntımız olmadığını belirtmişti.
Neyse işe gelir gelmez konuştuklarımızla ilgili yazılar okumaya başladım. 5-6 yaş çocuğunun piskolojik sosyal ve motor kontrol özellikleriyle ilgili yazılar ve okuyunca aslında bu yaş çocuklarında konuştuğumuz ağlama somurtma hırçınlık olaylarının tekrar yeniden görüldüğünü çok haeketli olduklarını okudum evet Tarkan geçen sene daha uyumlu bir çocukkken neden bu sene herşeye ağlar olmuştu birtürlü anlayamıyordum ama bu yaşta 2 yaş sendromlarının tekrar çocuklarda görülüyor olduğunu okumak helede okurken sanki şuan ki Tarkan'ı okuyormuş gibi olduğumu görmek beni daha da şaşırttı artı bu yaş çocuklarında ince motor kaslarının daha henüz çok kuvvetli olmamasından dolayı zorlanmalar olacağını ve zaten bu yaş çocuklarının birşeye dikkat sürelerinin 10 dk olduğunu daha sonrasında çocuğun sıradan kalkıp dolaşabilmesinin yada başka şeye dikkatini vermesinin çok normal olduğunu okudum ve okudukça da şunu düşündüm bu öğretmenler bu gelişim özelliklerini bilmiyorlarmı sanki problem varmış gibi bize anlatıyorlar. 5-6 sayfa üstüste yapılan bir faaliyette sıkılmaları çok doğal değilmi böyle bakınca. Bütün sosyal psikolojik dil ve motor kabiliyetleriyle ilgili yazılan şeylerin kat be kat üstünde şeyler sergiliyor Tarkan bunları da görmüş oldum böylece. Hiperaktivite ve dikkat eksikliği ve belirtilerini okudum evet hareketli olmaları bir etken ama her hareketli çocuğa bunun söylenmiyeceğini zaten çocukların enerjik olduklarını (gerçi kime soruyorsam herkesin çocuğu çok hareketli )ve Tarkan'ın çok aşırı ve heryerde hareketli olmadığını görmemve akabinde asıl önemli olanın çocukların ayrıntılara dikkat etmeyen unutkan verilen görevleri hatırlayamayan ve yapamayan kendi kendilerini oyun oynayamayan masal dinleyemeyem hadi sen anlat diyince anlatamayan çocuklarolduğunu okumam ve Tarkan'da bu özelliklerin olmadığını görmem ve nöroloğumuzla konuştuklarımı hatırlamam biraz içimi rahatlattı tamam bazen sıkılıyor dedi öğretmen ama bunların her zaman ve sürekli her koşulda olması gerekiyormuş en azından bunu bilmiyordum. Ara ara okul öncesi sitelerinde bir sürü testler etkinlikler var ben çoğu zaman bunlardan faydalanıyorum. Tarkan labirentler eşleştirmeler, farkları bulmalar, yönler gruplamalar rakamlar basit toplama diyeceğim daha çok matematik ağırlıklı ve beyin jimnastiği gerektiren şeylere bayılıyor hergün 10 15 sayfa oturuyoruz bunlardan öyle zevkle yapıyorki ve hiç yardım bile etmiyorum. Dikkatsiz bir çocuğun bunlarda fark bulmada sıkıntılar yaşayacağı bir gerçek ayrıca biz çoğu şeyimizi Tarkan'a söyleriz hatırlatsın bize şarkıları şiirleri hemen öğreniyor maşallah ve hiç unutmuyor. Bunları da paylaştım öğretmenle ha şunuda söyedi gerçi ben sizinle Tarkan'da sıkıntılı şeyler var diye konuşmadım bir iki konuda birlikte neler yapabiliriz diye söyledim dedi zaten büyük problemler olsa daha önce konuşurdum Tarkan geçen senede geldiği için birçok şeyi biliyor zaten dedi. Ama genede o ilk konuşmanın beni ne kadar üzdüğünü sanki oğlumda problem varmış gibi hissettirdiğini anlatamam.Şuda varki okuduğum psikologların yazılarında okul öncesinin, öğretim veren yerler olmadığının daha çok çocukların oyun ağırlıklı hayata adapte ve hazırlanmaları gereken yerler olduğunu o yüzden ince kasları tam gelişmemiş çocuklara onları zorlayıcı şeylerin yaptırılmaması gerektiğini yazmışlar ayrıca sınıftaki çocuklar her ne kadar aynı yaşta olsalar da aralarında ay farkları var ve Tarkan birçoğuna göre Aralık doğumlu olduğundan küçük kalabiliyor ve bu çocuklarda 1 ayın bile çok büyük farklılıklar doğurduğunu sağır sultan bile bilir hal böyleyken öğretmenler neden hep aynı kefeye koyar çocukları yada kız çocuklarıyla erkek çocukları arasında fıtrat gereği el becerileri resim ve çizim konusunda farklılıklar olduğunu gene hareketlilik konusunda da farklılıklar olduğunu nerdeyse her yazı da okudum ama öğretmenlerin beklentileri malesef çok yüksek. Sizinle okuduğum özelliklerle ilgili birkaçını paylaşmak istiyorum
Çocuk 5.5 yaşına geldiğinde ise zaman zaman öfke nöbetleri ve somurtma tepkileri görülür. Çok yorulduğunda saldırgan davranır, ağlamaklı olur, kolayca ağlayabilir. Baş ağrısı, soğuk algınlığı ve karın ağrısından sıkça şikayet eder olmuştur. "Beni seviyor musunuz?" sorusunu sıkça sorar ve yanıt bekler.
6 yaş çocuğu, tembel ve kararsız davranır. Fakat bir kere karar verdikten sonra onu fikrinden caydırmak her zaman kolay olmaz. 5 yaşındaki uyumlu ve dingin görünüm, 6 yaşında yerini uyumsuzluğa, 2.5 ve 4 yaşlarında görülen olumsuzluk belirtilerine bırakır. Çok sayıda arkadaşla ilişki kurduğu görülür. Bireysel oyunun yerini grup oyunu almıştır. Oyunda kuralları o koyar. Bedenen hayli hareketlidir. Zaman zaman dengesini kaybeder, bir yerlere takılıp düşer. Bu yaş çocuğu her şeyin hepsini ister ve paylaşmaktan kaçınır. İstekleri hiç bitmez ve anında yapılmasını ister. Her şey istediği şekilde olmalıdır. Birçok hayali rollere girer, grup oyunlarından çok hoşlanır. Yarışma ortamlarında başarısızlığa tahammülü yoktur. Oyun saatleri fırtınalı geçer. Birinci olmaya ihtiyacı vardır. Arkadaş ilişkilerinde zaman zaman emreden, tartışan, korkutan veya vuran bir kişi olarak dikkati çeker. Bencil ve kavgacı olabilir. Fırtınalı ve duygusal bir yaştır. Sürekli bir şekilde dikkate alınma arzusunu yaşar. Eleştiriler karşısında çok duyarlıdır. Duyguları kolayca örselenir. Kolayca ağlar.
Bağımsızlığın ortaya çıkması zaman zaman çocuk için bir kaygı nedeni oluşturur. O da, bu kaygıyla başaçıkabilmek için her şeyi kontrolü altında tutmaya çalışır. En iyi olmak, birinci olmak, her şeye sahip olmak, sevilmek ve övülmek ister. Suçlanmak ve eleştirilmek istemez. Kendisine verilen cezalara tepki gösterir. Bu yaşlardaki çocukların başarısızlıkları üzerinde durulmamalı, başarıları ise belirtilmelidir. Başarıları belirtilirken neden başarılı olduğu da açıklanmalıdır.
6 yaş çocuğunun kendine bakım ve günlük temizlik alışkanlığı ile göz-el koordinasyonunu kazanmış olması önemlidir. Kendi başına kolay giyilebilen pantalonunu giyip çıkarabilen, tuvalete gidip temizliğini yapabilen, kendi başına yemek yiyebilen çocuk, okuluna daha iyi uyum sağlayabilir, kendine yetebilir ve daha özgüvenli olur. Burada ailenin yaklaşımı ve çocuğa verilmiş olan fırsatlar önemlidir. Çocuğun edindiği becerileri yaygın olarak her ortamda kullanabilmesi için ailenin okulla paralel yaklaşımı benimsemesi önem taşımaktadır.
Biz artık biliyoruz ki, çocuk, bizim çocuğumuz, bizim öğrencimiz, bizim eşyamız olmadığı zaman, bize kör bir uyumla bağlanmadığı zaman başarılı olur. Onu özgürleştirmeye çalıştığımız zaman, ona farklı düşünme olanağı, kendi değer normlarını seçme, ona kendini yaratma olanağı verdiğimiz zaman yetişkinliğe hazırlanmış olur.
bu yazılanları istedim ki sizinle de paylaşayım benmi acaba objektif değilim tüm bu okuduklarımdan sonra yoksa öğretmenler mi çıtayı daha şimdiden yüksekler de tutuyor anlamadım. Gene öğretmenle bir görüşme yapacağım hafta içinde ve tüm bu okuduklarımı onunla da paylaşacağım aslında problem gibi sunduğu şeylerin bu yaş aralığında görülebiliyor olmasını bakalım o ne diyecek.
Peki ya siz ne dersiniz?
3 yorum:
canım benim biliyorum şimdi sana çok normal herşey takma kafana dicem ama sen takacaksın :) bence 2 sene üstüste aynı şeyleri görmekten sıkılmıştır kuzum.. dilayı kreşe yazdırırken müdür aynı şeyi söyledi bize.. aralık doğumlu olduğu için üst sınıf mı alt sınıfmı kadar verememiştik.. hesap yapınca üst sınıfla giderse ana sınıfına 2 kere gideceği için sıkılabileceğini söyledi müdüre hanım.. bizde alt sınıfa kaydettirdik.. geçen sene gayet iyiydi bu sene sıkılıyor deyince tamda bu sebepten olabileceğini düşündüm.. benim oğlumun hiç birşeyi yok allahın izniyle. sıkma canını sen..
Sevgicim sağol canım ya bazen insan içindeyken göremiyor başka gözlerden duymak istiyor bu sabah öğretmeniyle konuştum biraz içim rahatladı Siz evde çalışmalar yaptırdığınızı söylediniz sorun yok dedi zaten diğer çocukların bir çoğuda sıkılıyor veya çizimleri yapamıyor hem Tarkan daha iyilerini yapabileceğinin farkında silip tekrar düzeltebiliyor dedi artık fazla yaramazlıklarda yapmıyor dedi Tarkan'a sarıldı çok sevindim böyle bir tabloyu görmek mutlu etti galiba birazda bu sene bildiği konuların tekrar tekrar anlatılması sıkıyor yeni şeyler öğrenmeyi çok seviyor bunu farkettim
süper harika bilgilendirici bir yazı olmuş. Ben de öğretmenim, sınıflar kalabalık olduğunda hareketlilikten bunalıp böyle saçma sapan yorumlar yapılabiliyor. içinizi ferah tutun
Yorum Gönder